0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

39 suçtan sabıkası bulunan Sefa Candan tarafından kardeşi Beyazıt Bestami Ay’ın öldürüldüğünü ve kendisinin de yaralandığını belirten Muhammet Ay, şu açıklamalarda bulundu.

Bolu’da iki kardeşten birini bıçakla öldüren ve diğer kardeşi de ağır yaralayan Sefa Candan’ın Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki davasına devam edildi. Mağdur sıfatıyla duruşmaya katılan ve olayda ağır yaralanan Muhammet Ay, mahkeme heyetine güneş gözlüğünü göstererek; “Bu gözlük sayesinde ölümden kurtuldum. Bu gözlük kalbimin hemen üzerinde montumun cebindeydi. Olayda kullanılan bıçağın kalbine girmesini önledi. Bu sayede sizin karşınızdayım” diyerek olayda kullandığı kanlı montunu da gösterdi.

Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesinde, tutuklu sanık Sefa Candan’ın, “Kasten adam öldürme” suçundan, firari sanık Tolga Başkal’ın, “Suçluyu kayırma” suçundan yargılandığı, duruşmasına devam edildi. Geçtiğimiz yıl Şubat ayında Tabaklar Mahallesi Reşat Aker Sokak üzerinde, eski sevgilisinin evine balkon camından girerek, evde bulunan Beyazıt Bestami Ay ve ağabeyi Muhammet Ay ile tartıştıktan sonra kavganın sokağa taşmasının ardından elindeki bıçakla önce Beyazıt Bestami Ay’ı öldüren, daha sonrada ağabeyi Muhammet Ay’ı ağır yaraladıktan sonra kaçtığı Ankara’da yakalanan ve tutuklanan Sefa Candan’ın duruşmasında ilginç anlar yaşandı.

Duruşmada söz alan Muhammet Ay, yanında getirdiği güneş gözlüğüne ve kanlı montunu mahkeme heyetine göstererek; “Olay günü montumun sol iç cebimde ve kalbimin tam üstünde bulunan bu güneş gözlüğü sayesinde hayattayım. Bu gözlük olmasaydı bende kardeşim gibi ölmüş olacaktım. Güneş gözlüğüm, bıçağın kalbime girmesini engelledi. Ayrıca, o gece giydiğim montum kanlar içerisinde ve montun sol tarafı kanlar içerisinde. Bunları size delil olarak sunuyorum” demesinin ardından mahkeme heyeti bu gelişmeleri kayıt altına aldı. Ayrıca, mahkeme heyeti, halen firarda bulunan ve suçluyu kayırma suçundan hakkında dava açılan Tolga Başkal hakkında yakalama kararı çıkarttı.

RAPOR BEKLİYORUZ

Mağdur ailenin avukatlığını üstlenen Savaş Urlu, rapor beklediklerini belirterek; “Mevcut dosyanın 2. Celsesi için geldik. Burada 2 ayrı suçtan yargılama yapılmakta birisi maktul Beyazıt Beslami Ay’a karşı kasten öldürme, diğeri de müvekkilim Muhammet Ay’a karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçlaması söz konusu. Müvekkilim olay anında üzerinde bulunan montu, olay anındaki haliyle ve hayatını kurtaran, kalbinin üzerinde bulunan, montun iç cebinde bulunan gözlüğünün bıçak darbesi neticesinde almış olduğu darbeyi gösterdiği haliyle dosyaya sunduk. Getirdik duruşmada şuan da müvekkil hakkında adli tıptan gelecek olan adli tıp raporunu bekliyoruz. Meydana gelen yaralanmaların basit tıbbi müdahale ile giderilip giderilemeyeceği hususuna ilişkin bir rapor bekleniyor. Suçtan kurtulmaya yönelik beyanı dosyadaki deliller dikkate alındığında çokta esası etkileyecek bir husus değil. Tanık beyanları ise dosyadaki hem mağdur olması hasebiyle hem de kardeşine karşı işlenen suçun tanığı olma hasebiyle müvekkilim Muhammet Ay’ın beyanları var. Birde dosyada evin sahibi olan olayın başlangıcına dair bilgisi görgüsü olan Makbule Turgut’un beyanları var. Onun haricindeki beyanların hükme tesir edecek ehemniyeti yok. Tanıklığa dair bir değerleri mevcut değil. Ona ilişkin görüntüler dosyada mevcut. Bu aşamada görüntüleri aksedecek, değiştirecek olayın gelişimine tesir edecek bir delil mevcut değil. Şu aşamada yalnızca firarı sanık suçluyu kayırma suçundan yakalaması olan Tolga Başkal aranıyor. Yakalaması devam ediyor. Birde adli tıp kurumundan gelecek olan kati rapor bekleniyor” dedi.

GÖZLÜK SAYEBİNDE HAYATTA KALDIM

Duruşma sonra kendisiyle yapılan görüşmede Muhammet Ay, “Evet ben gözlük sayesinde hayatta kaldım. Ben adalet neyse yerini bulmasını istiyorum başka da söyleyecek bir sözüm yok. Montum, Gözlük kılıfı ve gözlüğün sert plastiği beni korudu. Kalbimin üzerindeki iç cebimde gözlük olmasaydı bende kardeşim gibi hayatta olmayacaktım. Sonuna kadar davacıyız gereken neyse yapılsın” açıklamasında bulundu.

Haber: C. Kutay Aykan